1. TİCARET MÜŞAVİRLERİ KONFERANSI BURSA DA DÜZENLENDİ

02.05.2011

UİB KOORDİNATÖR BAŞKAN VEKİLİ ORHAN GENÇOĞLU: İKİ ÜLKE ÜRETİM MERKEZLERİ OLMASININ YANINDA ÇOK ÖNEMLİ İTLAHATÇILAR

BURSA / Dünya nüfusunun yüzde 40'ını oluşturan Çin ve Hindistan, gelişen orta sınıfıyla, büyüyen ithalat hacmiyle uzun süredir tüm dünyadaki şirketlerin ilgisini çekiyor. Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisine sahip olan Çin'de büyüme oranı, son 4 yıldır aralıksız yüzde 10 seviyesinin üstünde seyrediyor. Hindistan'da ise bu oran yüzde 8,5.

Nüfus ve ekonomik büyüme potansiyeli ile dünyanın yükselen pazarları Çin ve Hindistan, Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın (DTM) ortaklaşa gerçekleştirdiği 1. Ticaret Müşavirliği Konferansı'nda ele alındı.

1. Ticaret Müşavirliği Konferansı, Dış Ticaret Müsteşarlığı ve UİB'in ortak organizasyonunda, UİB üyesi ihracatçı firma temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. DTM Anlaşmalar Genel Müdürlüğü Asya-Pasifik Daire Başkanı Süleyman Sözeri, Şangay Ticaret Ateşesi Serdar Afşar, Pekin Ticaret Başmüşaviri Ender Öncü ve Yeni Delhi Ticaret Müşaviri Ziya Demirdüzen katıldığı konferansta, dünyanın zenginleşen yeni hedef pazarları Çin ve Hindistan, ‘Pekin-Delhi Ekseninde Ticaret' başlıklı bir oturumda detayları ile masaya yatırıldı.

ÇİN, ÜRETİM MERKEZİ OLMASININ YANINDA ÇOK ÖNEMLİ BİR İTHALATÇI

Dünya ekonomisinin yükselen yıldızlarından Türkiye'nin, çok önemli iki ülke olan Çin ve Hindistan'la mevcut ilişkileri hakkında açıklamalarda bulunan UİB Koordinatör Başkanı Orhan Gençoğlu, "Bildiğiniz gibi dünyanın en büyük ekonomisi konumunda olan Çin, 1 trilyon 200 milyar dolar ile 2009 yılında dünyanın en büyük ihracatçı ülkesi ve 1 trilyon dolar ile yine dünyanın en büyük ikinci ihracatçı ülkesi konumuna yükseldi. Çok dinamik bir ülke olan Çin, üretim merkezi olmasının yanında yoğun şekilde ithalat yapan önemli bir ülkedir” dedi.

Bu büyük ülkenin önemi ve gücünün farkında olan Türkiye ile Çin arasında düzenli istişare mekanizması işlevi gören Karma Ekonomik Komisyonu'nun (KEK) 16. dönem toplantısının, 27 Eylül 2009 tarihinde Pekin'de, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın başkanlığında düzenlendiğini hatırlatan Gençoğlu, ÇHC Başbakanı Wen Jiabao'nun geçtiğimiz yıl Türkiye'yi ziyareti sırasında ekonomik nitelikte 7 anlaşmanın imzalandığı bilgisini verdi.

HİNDİSTAN'LA TİCARET HACMİMİZ 4 MİLYAR DOLAR SEVİYELERİNDE

Öte yandan Orta Asya ülkelerine yakınlığı, Hint Okyanusu ulaşım yolları üzerinde stratejik bir noktada yer alması, hızla büyüyen ekonomisi ve uzay, bilişim teknolojisi gibi sahalarda ileri bir konuma sahip Hindistan'ı, Türkiye'nin çok önemli bir ortak olarak gördüğünü ifade eden Gençoğlu, şunları söyledi:

"İki ülke arasındaki ticaret 2003 yılından sonra gözle görülür bir şekilde ivme kazanmış, 2003-2008 yılları arasındaki dönemde 3,8 kat artmıştır. 2010 yılında ihracatımız bir önceki yıla göre yüzde 47'lik bir artışla 606 milyon dolar, ithalatımız ise yüzde 79'luk artışla 3,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiş, ticaret hacmimiz 4 milyar dolara ulaşmıştır. İhracatımızda son yıllarda yaşanan artışa paralel olarak, ülkemizin Hindistan'a yönelik ürün bazında ihracatı çeşitlenmiştir” diye konuştu.

60 TRİLYON DOLARLIK DÜNYA EKONOMİSİNİN YÜZDE 13'Ü, BU İKİ ÜLKENİN ELİNDE

Çin'in 5,5 ve Hindistan'ın da 1,6 olmak üzere toplamda 7,1 trilyon doları bulan milli gelirleri ile 60 trilyon dolarlık dünya ekonomisinin yüzde 13'ünü ellerinde bulundurduklarını belirten DTM Anlaşmalar Genel Müdürlüğü Asya-Pasifik Daire Başkanı Süleyman Sözeri, "Bunun yanı sıra 2 milyar 410 milyona varan nüfusları ile dünya nüfusunun yüzde 35'ini oluşturuyorlar. Ayrıca 1 trilyon 725 milyar dolarla dünya ihracatının yüzde 15'ini, 1 trilyon 348 milyar dolar ile de dünyada toplam ithalatın yüzde 13'ünü bu iki ülke yapmaktadır” şeklinde konuştu.

ÇİN'İN, 2025'DE DÜNYA EKONOMİSİNDEN ALACAĞI PAY YÜZDE 25

Çin'in 2010 yılında dünya ekonomisinde aldığı payın yüzde 12,7, Hindistan'ın ise yüzde 5,1 olduğu bilgisini veren Sözeri, 2025 yılında bu rakamların, Çin yüzde 25, Hindistan yüzde 11, ABD yüzde 18 ve 4 büyük AB ülkesinin ise yüzde 10 seviyelerinde gerçekleşeceğinin öngörüldüğünü belirtti.

DÜNYANIN FABRİKASI ÇİN, 2016'DA ABD'Yİ GEÇECEK

Pekin Dış Ticaret Müşaviri Ender Öncü de, dünyanın fabrikası konumunda olan ve 2016 yılında ABD'yi geçeceği öngörülen Çin'in, küresel ekonomik dengelerde baş aktör olacağını belirtti. Çin'in dış ticaret ve yabancı sermaye yatırımları bakımından çok önemli bir ülke konumunda olduğunu kaydeden Öncü, "Çin'deki ekonomik büyümenin katlanarak devam edeceği görülüyor ve her 8 yılda bir ekonomisi 2'ye katlanıyor. Çin bugün Türkiye'nin çok önemli bir ticaret ortağı. Ancak dış ticaret açığına dikkat etmeliyiz. 50 milyar ticaret hacmi hedefliyoruz ama bu durum ülkemiz için olumlu yönde mi gerçekleşir, dikkatlice araştırmalıyız” ifadelerini kullandı.

İHRACATÇI ÇİN'İ, AB DÜŞÜN TARZIYLA DEĞİL, APAYRI ELE ALMALI

Şangay Ticaret Ataşesi Serdar Afşar ise, Çin pazarına girişte dikkat edilmesi gereken hususları katılımcılarla paylaştı. Türk ihracatçıların Çin pazarını, yoğun olarak iş yaptıkları AB pazarı düşünce tarzıyla değil, apayrı ele almaları uyarısında bulunan Afşar, pazara girişte sabırlı olunması gerektiğini, Çinli firmalarla dostluk bağları kurmak için çaba sarfedilmesini ve ticaret yaparken tüm detayları öğrenme tavsiyelerinde bulundu.

İşadamlarına "Ciddi bir iş yapacaksanız mutlaka pazarı bilen profesyonellerde destek alın” önerisinde bulunan Afşar, "Son zamanlarda artan dolandırıcılık olaylarına karşı dikkatli olun. Ticaretiniz mutlaka sözleşmeler üzerine yapın, kesinlikle sözleşmesiz yola çıkmayın” dedi.

Yeni Delhi Ticaret Başmüşaviri Ziya Demirdüzen de, Hindistan'ın 1,3 trilyon dolar nominal değeri ile dünyanın 11'nci, alım gücü paritesine göre ise 4'ncü büyük ekonomisi konumunda olduğunu söyledi. 1990'ların başından uygulanmaya başlanan ekonomideki liberalizasyon politikaları sonucu, ülkenin son 10 yılda ortalama yüzde 8 büyüme kaydettiğini ve küresel krizde en iyi performans gösteren ekonomiler arasında yer aldığını aktaran Demirdüzen, bununla birlikte yoksulluk ve altyapı yetersizliklerinin ülkenin en büyük sorunları olduğunu ifade etti.

Gerçekleşen oturumun ardından, ticaret müşavirleri ile UİB üyesi ihracatçı firma temsilcileri ve işadamları arasında birebir iş görüşmeleri gerçekleştirildi